[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Amerika
Birleşik Devletleri uzak, yabancı ve zalim olarak görülen İngiliz
monarşisine karşı bir devrim ve isyan ateşinde dövülmüş bir ulustur.
Fransız ve Kızılderili Savaşlarından sonra İngiliz hükümeti tamamen
mantıksız bir karar aldı: Amerikan sömürgecileri, kendilerini savunmaya
yardım eden ordu ve donanmaya katkıda bulunmak için vergilerini
ödeyeceklerdi. Bununla birlikte sömürge yurttaşları Britanya’nın pahalı
askerleri ile denizcileri tarafından korunan barıştan nasiplenmenin
tadını çıkarıyorlardı. Sömürgecilerin farklı fikirleri vardı. İngilizler
buna siyasi ahmaklık ve askeri acemilikle yanıt verdiler.
Bir zamanlar isyan etmiş olan Fransız Burbonlar (kendilerince
Britanya’yı her fırsatta savaş içinde endişeli ve ayaklanan asiler
tarafından küçük düşürülmüş görmeyi isteyen) tarafından yardım alarak
Amerikalılar Britanya’yı alaşağı etti. Mücadele ilçeleri, kentleri,
kasabaları hatta aileleri böldü fakat bir ulusu birleştirdi.
Devrim, ardından yeni bir çeşit ulus, insanların kendi kaderlerini
kendi seçip kralların heveslerine bağlı olmayacakları bir cumhuriyet
bıraktı. Bu bağımsızlık ruhu gücün bir kaynağıydı: savunmaya değer bir
fikirdi! En iyisi olarak düşündüklerini yapma hakkını bağrına basan
Amerikalar için zayıflığın da kaynağıydı. Bu bir orduda ister istemez
iyi bir şey değildi.
Amerika artık sınırsız olanaklı bir geleceğe sahip. Batı’ya doğru
uzanan bir kıta ve kimse orada ne bulacaklarından tam olarak emin değil.
Atlas’ın dalgaları doğu kıyısını yıkamakta ve Amerikan denizcilerini
ileriye: ticaret ve maceranın da uzandığı yola çağırmakta. Kanada’ya
İngilizlerin yerleşmesi veya Avrupa’dan cesaretlerini kırmak üzere
ihtiraslı uluslar gibi hınçların olması ise hâlâ mevcut.
Çeviri: isvahsam
Birleşik Devletleri uzak, yabancı ve zalim olarak görülen İngiliz
monarşisine karşı bir devrim ve isyan ateşinde dövülmüş bir ulustur.
Fransız ve Kızılderili Savaşlarından sonra İngiliz hükümeti tamamen
mantıksız bir karar aldı: Amerikan sömürgecileri, kendilerini savunmaya
yardım eden ordu ve donanmaya katkıda bulunmak için vergilerini
ödeyeceklerdi. Bununla birlikte sömürge yurttaşları Britanya’nın pahalı
askerleri ile denizcileri tarafından korunan barıştan nasiplenmenin
tadını çıkarıyorlardı. Sömürgecilerin farklı fikirleri vardı. İngilizler
buna siyasi ahmaklık ve askeri acemilikle yanıt verdiler.
Bir zamanlar isyan etmiş olan Fransız Burbonlar (kendilerince
Britanya’yı her fırsatta savaş içinde endişeli ve ayaklanan asiler
tarafından küçük düşürülmüş görmeyi isteyen) tarafından yardım alarak
Amerikalılar Britanya’yı alaşağı etti. Mücadele ilçeleri, kentleri,
kasabaları hatta aileleri böldü fakat bir ulusu birleştirdi.
Devrim, ardından yeni bir çeşit ulus, insanların kendi kaderlerini
kendi seçip kralların heveslerine bağlı olmayacakları bir cumhuriyet
bıraktı. Bu bağımsızlık ruhu gücün bir kaynağıydı: savunmaya değer bir
fikirdi! En iyisi olarak düşündüklerini yapma hakkını bağrına basan
Amerikalar için zayıflığın da kaynağıydı. Bu bir orduda ister istemez
iyi bir şey değildi.
Amerika artık sınırsız olanaklı bir geleceğe sahip. Batı’ya doğru
uzanan bir kıta ve kimse orada ne bulacaklarından tam olarak emin değil.
Atlas’ın dalgaları doğu kıyısını yıkamakta ve Amerikan denizcilerini
ileriye: ticaret ve maceranın da uzandığı yola çağırmakta. Kanada’ya
İngilizlerin yerleşmesi veya Avrupa’dan cesaretlerini kırmak üzere
ihtiraslı uluslar gibi hınçların olması ise hâlâ mevcut.
Çeviri: isvahsam