NU-METAL
Numetal, kabaca heavy metal'in bir alt türü. Çok genel olarak
konuşmaya devam edelim, hip hop aromalı vokaller, sample'lar, tercihen
bir DJ'in elinden geçen rap alt yapısı, sert gitarlar ve bolca öfkeyi
bir araya koyup müzik formuna sokarsanız elinizde kalan şey numetal
oluyor. Elinizde kalıyor dedik ama yanılmayın, numetal yapıp elinizde
kalması gibi bir şey söz konusu değil, kapanın elinde kalıyor plaklar.
Numetal nasıl popülerse, numetal hakkında atıp tutmak da o kadar
popüler son yıllarda. Bu müziğin gelip geçici bir akım olduğu, yetenek
gerektirmediği, iki kolay riff, iki scratch ve "I hate myself and I want
to die" diyerek kotarılabildiğini sanmak genelgeçer iddia olarak
karşımıza çıkıyor. Bu konuya da geleceğiz. Ancak neymiş şu numetal,
biraz onu kurcalayalım.
Kurcalayalım tabii ancak öyle dendiği gibi kolay değil bu. Numetal,
tanım aralığı, eğer böyle bir tabir varsa elbette, en geniş müzik
türlerinden biri olmalı. Zaten en baştan hibrit olmayı kabullendiğinden,
sürüyle türün numetal içine girmesi ya da numetalin kendisinin birçok
türün alt türüne dahil edilmesi yadırganmıyor. En başta hip hop ve heavy
metal elbette. Ancak hardcore, punk, emo, emo-core, metal-core,
industrial, rapcore, hepsi numetalin içinde yer alabiliyor. Belki de
numetal onların içinde yer alabiliyor. Farkındaysanız buna deminden beri
karar veremedik. Sırf biz olsak gocunurduk da kimse sınırları net
çizemiyor, o yüzden dert etmiyoruz. O yüzden bazı müzikseverlerin
'mutlaka her şeyi kategorize edelim' saplantısına girmek yerine,
'kategorizasyona hiç girmeyelim en iyisi' diyoruz. Zaten girmeye kalksak
bile altından çıkabileceğimiz gibi değil durum. Hatta bazen bunlarla
alakasız yerel, otantik motiflerin de devreye girdiğini unutmayalım.
Otantik dedik de… Bazı heavy metal dinleyenleri, fazla sulanmış
olduğunu düşündükleri için numetal'den hazzetmez. Numetal'in, klasik
metal gitar tekniklerini, riff'leri ve sololarını olduğu gibi kullanması
bir yana, rock müziğin caz müzik ve dünya müziğiyle sürekli etkileşim
halinde olduğunu da hatırlamak, illa itiraz edilecekse ondan sonra
itiraz etmek gerekiyor. Deftones ve Korn, numetal'in ilk temsilcileri;
Fishbone, Body Count, Urban Dance Squad, Rage Against The Machine,
Deftones ve Faith No More da sonraki kuşak temsilciler olarak kabul
ediliyor. İşin ucunu Korn'dan da eskiye, Tool'a kadar çekenler var. Bu
gruplardan bazıları, numetal'i tepelemeye çalışan metal fanlarından öyle
sıkıldılar ki "biz numetal filan yapmıyoruz kardeşim" gibi açıklamalar
yapmak zorunda bile kaldılar. Prodüktör Ross Robinson, numetal'in kralı
kabul ediliyor; CV'sinde Machine Head, Slipknot, Cold, Sepultura, en
önemlisi de Korn ve Limp Bizkit gibi gruplar yazılı.
Grupları saymaya başlamışken işin devamını da getirelim. Numetal olup
olmadığı tartışmalı, ancak benzer sularda gezinen grupları var;
Sevendust, Finger Eleven, Godsmack, Soulfly, Ill Nino, Killswich Engine,
Fear Factory, Spineshank, Tool, Incubus gibi… Gidip Creed'e numetal
denmedikçe bunlar da çok yanlış örnekler olmazlar.
1990'larda saydığımız öncü gruplar, metal müziğin üzerine hip hop'a
yakın vokaller ve başka teknikler denediler. Dinleyici kitlesi çok geniş
iki tarzı buluşturmak ticari bir girişim değildi ama ticari getirisi
devasa oldu. Metal dinleyemeyen rockseverler ve hip hop dinleyicileri,
dinlemesi çok daha kolay bu müziği hemen kucakladı. Sonuç olarak fanlar
ve özellikle de ukala müzik yazarları, kendilerini geleneksel metal
grupları ile metal'in sertliğini alıp diğer zırvalıklarını sample'lar ve
bir DJ ile değiştiren bu yeni nesil grupları ayırmak zorunda
hissettiler. Bulunan "New Metal" terimi, zamanla "nu metal" haline
geldi. Bugün Nu metal yerine bitişik "numetal" yazılması tercih
ediliyor. Size çok ters geldiyse alternatif metal deyin.
HARDCORE METAL
Hardcore, kısa, gürültülü, ve çok hızlı gitar değişiklikleri
kullanıp, öfkeli müzikler yapan gruplar tarafından şekillendirilen, punk
rock türünün daha yoğun ve kuvvetli bir versiyonu olarak doğdu. Müzik
kadar, şarkı sözleri de üslup olarak hayli öfkeli ve çoğu zaman
siyasiydi .. Hardcore müzik akımı Kuzey Amerika’da, öncelikle Los
Angeles, Washingto n, New York City, Vancouver, Boston gibi büyük
şehirlerde gençliğin öfkesini dile getirmek için bir araç olarak
başladı. Hatta “A Tribal History” isimli yazısında yorumcu Steven
Blush’a göre “hardcore, punk rock’ın 'varoş gençlik' için olanıydı.”
Çoğu hardcore grubunun şarkı sözleri sosyal hiyerarşiye ve sınıf
farklılıklarına oluşan öfkeden doğan bir anarşizm düşüncesini temel
alıyordu.. “Hardcore” isminin temeli aslen punk rock’ın zamanla
yumuşaması, esnemesi ve uyuşturucuyla alkolden sıyrılmasına dayanıyordu.
Buna tepki olarak 1981 senesinde Vancouver’lı D.O.A. grubu “Hardcore
81” isimli bir albüm çıkardı. Ve hardcore ismi ilk kez kullanılmış oldu.
American Hardcore’..
1976-78 arası İngiliz punk dalgası gibi, Amerikan hardcore’u da türünün
gelişmesi için sıkı ve sağlam bir hareket içindeydi. Müzik, The Ramones,
Wire ve The Dickies gibi gruplarda n öğeler de içeriyordu. Amerikan
hardcore’un doğuşu için önemli sayılabilecek gruplar ise The Germs,
Middle Class, Fear, D.O.A. ve özellikle Washingto n’lu grup Bad Brains
idi. Los Angeles’in KROQ radyo istasyonu nda “Rodney on the ROQ” isimli
bir radyo şovu hardcore için büyük önem taşıdı. Hardcore müzik türünün
özellikle Californi a’da popüler olmasına yardım etti. Hardcore müziği
tanıtan Flipside, Maximum RocknRoll ve benzeri dergiler de tüm ülkeyi
dolaştı. Böylece hardcore müzik, Amerika’da şiddet ve öfkeyi temsil eden
müzik türü olarak bilinmeye başladı. Bu durum özellikle “The Decline of
Western Civilizat ion” isimli bir filmden sonra oluştu. Çünkü filmin
şiddet sahneleri nde hardcore müzik kullanılıyordu. Hardcore müzik
ayrıca kaykay ve benzeri adrenalin dolu şehir sporlarıyla da bağdaşmış
oldu. 1980 ve 1984 arası, yani hardcore’un ilk dönemi olarak tabir
edilen periyodda etkili olan gruplarsa şunlardı: Washingto n’lu Minor
Threat, Los Angeles’lı Black Flag, Vancaouve r’lı D.O.A., Toronto’lu
Zeroption, Boston’lu S.S.Decon trol ve tabiki halen aktif olan San
Francisco’lu ünlü grup Dead Kennedys. Black Flag grubunun 1981’de çıkan
albümü “Damaged” hardcore müziğin agresifliğini müzikal anlamda
içeriyordu. Çok geçmeden yarı militan bir grup olarak müzik hayatına
başlayan S.S.Decon trol agresif ve asi Amerikan gençliğinin lideri oldu,
hardcore’un dahi sınırlarını aştı. Bu tip kült grupların etkisi halen
sürmekte..
Amerikan Hardcore’unun Etkisi
Hardcore, özellikle Amerika’da rock müzik üzerinde etki sahibi oldu.
Heavy metal grubu Metallica, metal ile hardcore’u ilk birleştiren
gruplarda n biriydi. Metalin tekniği ve gitarını, hardcore’un hızıyla ve
agresifliğiyle birleştiriyorlardı. Bu tip müzikler sonraları thrash
metal ya da alternati f speed metal adıyla anılmaya başlandı.
Metallica’nın yanında Megadeth ve Slayer da benzer tarzlarda müzikler
yaptılar.. 1985’te New York’lu grup S.O.D (Stormtroo pers of Death),
“Speak English or Die” albümünü çıkardı. Albüm heavy gitar soundu, hızlı
baterisi ve gitar riff’leriyle thrash metale yakın olmasına rağmen,
aslen thrash’ten ayrılıyordu. Çünkü albümde gitar solosu hiç yoktu ve
bol bol “mosh” olarak tabir edilen bozuk gitar cızırtıları vardı.
Suicidal Tendencie s (ilk yılları) ve DRI gibi gruplar da buna benzer
müziklere sahipti. Grunge da hardcore’dan etkilenen müzik türleri
arasındaydı. Eski grunge, Black Sabbath ve Black Flag’den etkilense de
Mudhoney ve Nirvana gibi gruplar bu sound’u punk içinde ele alıyordu.
İşin aslı, bir keresinde Nirvana’nın lideri Kurt Cobain müziklerini
tarif ederken “Black Flag ve Black Sabbath’dan etkilendi klerini” açık
açık söylemişti. Bu durum Amerikan hardcore’un 90’larda tekrar
yenilendiğini gösteriyordu. Kuzey Amerika dışında hardcore müziğin
etkisinin o kadar yaygın olduğunu söylemek zor. İngiltere’de The
Exploided ve The Anti-Nowhere League bu tip müzikler yapıyordu, aynı
zamanda diğer hardcore grupları gibi sosyal konulara da değiniyordu. Bu
gruplar aslında Sham 69’dan etkilenmişti ve müzikal anlamda Amerika
kadar agresif değillerdi... Hardcore her ne kadar 80’lerde boy gösteren
bir müzik akımı olsa da halen hardcore benzeri agresif punk rock ya da
hardcore metal yapan gruplar yok değil. Aslen 80’lerin sonunda hardcore
misyonunu tamamlamış ve polüleritisini kaybetmiştir. Ama günümüzde bu
türü başarıyla temsil eden (ve büyük bir çoğunluğu doğal olarak
Amerika’lı olan) halen pek çok grup vardır..
Numetal, kabaca heavy metal'in bir alt türü. Çok genel olarak
konuşmaya devam edelim, hip hop aromalı vokaller, sample'lar, tercihen
bir DJ'in elinden geçen rap alt yapısı, sert gitarlar ve bolca öfkeyi
bir araya koyup müzik formuna sokarsanız elinizde kalan şey numetal
oluyor. Elinizde kalıyor dedik ama yanılmayın, numetal yapıp elinizde
kalması gibi bir şey söz konusu değil, kapanın elinde kalıyor plaklar.
Numetal nasıl popülerse, numetal hakkında atıp tutmak da o kadar
popüler son yıllarda. Bu müziğin gelip geçici bir akım olduğu, yetenek
gerektirmediği, iki kolay riff, iki scratch ve "I hate myself and I want
to die" diyerek kotarılabildiğini sanmak genelgeçer iddia olarak
karşımıza çıkıyor. Bu konuya da geleceğiz. Ancak neymiş şu numetal,
biraz onu kurcalayalım.
Kurcalayalım tabii ancak öyle dendiği gibi kolay değil bu. Numetal,
tanım aralığı, eğer böyle bir tabir varsa elbette, en geniş müzik
türlerinden biri olmalı. Zaten en baştan hibrit olmayı kabullendiğinden,
sürüyle türün numetal içine girmesi ya da numetalin kendisinin birçok
türün alt türüne dahil edilmesi yadırganmıyor. En başta hip hop ve heavy
metal elbette. Ancak hardcore, punk, emo, emo-core, metal-core,
industrial, rapcore, hepsi numetalin içinde yer alabiliyor. Belki de
numetal onların içinde yer alabiliyor. Farkındaysanız buna deminden beri
karar veremedik. Sırf biz olsak gocunurduk da kimse sınırları net
çizemiyor, o yüzden dert etmiyoruz. O yüzden bazı müzikseverlerin
'mutlaka her şeyi kategorize edelim' saplantısına girmek yerine,
'kategorizasyona hiç girmeyelim en iyisi' diyoruz. Zaten girmeye kalksak
bile altından çıkabileceğimiz gibi değil durum. Hatta bazen bunlarla
alakasız yerel, otantik motiflerin de devreye girdiğini unutmayalım.
Otantik dedik de… Bazı heavy metal dinleyenleri, fazla sulanmış
olduğunu düşündükleri için numetal'den hazzetmez. Numetal'in, klasik
metal gitar tekniklerini, riff'leri ve sololarını olduğu gibi kullanması
bir yana, rock müziğin caz müzik ve dünya müziğiyle sürekli etkileşim
halinde olduğunu da hatırlamak, illa itiraz edilecekse ondan sonra
itiraz etmek gerekiyor. Deftones ve Korn, numetal'in ilk temsilcileri;
Fishbone, Body Count, Urban Dance Squad, Rage Against The Machine,
Deftones ve Faith No More da sonraki kuşak temsilciler olarak kabul
ediliyor. İşin ucunu Korn'dan da eskiye, Tool'a kadar çekenler var. Bu
gruplardan bazıları, numetal'i tepelemeye çalışan metal fanlarından öyle
sıkıldılar ki "biz numetal filan yapmıyoruz kardeşim" gibi açıklamalar
yapmak zorunda bile kaldılar. Prodüktör Ross Robinson, numetal'in kralı
kabul ediliyor; CV'sinde Machine Head, Slipknot, Cold, Sepultura, en
önemlisi de Korn ve Limp Bizkit gibi gruplar yazılı.
Grupları saymaya başlamışken işin devamını da getirelim. Numetal olup
olmadığı tartışmalı, ancak benzer sularda gezinen grupları var;
Sevendust, Finger Eleven, Godsmack, Soulfly, Ill Nino, Killswich Engine,
Fear Factory, Spineshank, Tool, Incubus gibi… Gidip Creed'e numetal
denmedikçe bunlar da çok yanlış örnekler olmazlar.
1990'larda saydığımız öncü gruplar, metal müziğin üzerine hip hop'a
yakın vokaller ve başka teknikler denediler. Dinleyici kitlesi çok geniş
iki tarzı buluşturmak ticari bir girişim değildi ama ticari getirisi
devasa oldu. Metal dinleyemeyen rockseverler ve hip hop dinleyicileri,
dinlemesi çok daha kolay bu müziği hemen kucakladı. Sonuç olarak fanlar
ve özellikle de ukala müzik yazarları, kendilerini geleneksel metal
grupları ile metal'in sertliğini alıp diğer zırvalıklarını sample'lar ve
bir DJ ile değiştiren bu yeni nesil grupları ayırmak zorunda
hissettiler. Bulunan "New Metal" terimi, zamanla "nu metal" haline
geldi. Bugün Nu metal yerine bitişik "numetal" yazılması tercih
ediliyor. Size çok ters geldiyse alternatif metal deyin.
HARDCORE METAL
Hardcore, kısa, gürültülü, ve çok hızlı gitar değişiklikleri
kullanıp, öfkeli müzikler yapan gruplar tarafından şekillendirilen, punk
rock türünün daha yoğun ve kuvvetli bir versiyonu olarak doğdu. Müzik
kadar, şarkı sözleri de üslup olarak hayli öfkeli ve çoğu zaman
siyasiydi .. Hardcore müzik akımı Kuzey Amerika’da, öncelikle Los
Angeles, Washingto n, New York City, Vancouver, Boston gibi büyük
şehirlerde gençliğin öfkesini dile getirmek için bir araç olarak
başladı. Hatta “A Tribal History” isimli yazısında yorumcu Steven
Blush’a göre “hardcore, punk rock’ın 'varoş gençlik' için olanıydı.”
Çoğu hardcore grubunun şarkı sözleri sosyal hiyerarşiye ve sınıf
farklılıklarına oluşan öfkeden doğan bir anarşizm düşüncesini temel
alıyordu.. “Hardcore” isminin temeli aslen punk rock’ın zamanla
yumuşaması, esnemesi ve uyuşturucuyla alkolden sıyrılmasına dayanıyordu.
Buna tepki olarak 1981 senesinde Vancouver’lı D.O.A. grubu “Hardcore
81” isimli bir albüm çıkardı. Ve hardcore ismi ilk kez kullanılmış oldu.
American Hardcore’..
1976-78 arası İngiliz punk dalgası gibi, Amerikan hardcore’u da türünün
gelişmesi için sıkı ve sağlam bir hareket içindeydi. Müzik, The Ramones,
Wire ve The Dickies gibi gruplarda n öğeler de içeriyordu. Amerikan
hardcore’un doğuşu için önemli sayılabilecek gruplar ise The Germs,
Middle Class, Fear, D.O.A. ve özellikle Washingto n’lu grup Bad Brains
idi. Los Angeles’in KROQ radyo istasyonu nda “Rodney on the ROQ” isimli
bir radyo şovu hardcore için büyük önem taşıdı. Hardcore müzik türünün
özellikle Californi a’da popüler olmasına yardım etti. Hardcore müziği
tanıtan Flipside, Maximum RocknRoll ve benzeri dergiler de tüm ülkeyi
dolaştı. Böylece hardcore müzik, Amerika’da şiddet ve öfkeyi temsil eden
müzik türü olarak bilinmeye başladı. Bu durum özellikle “The Decline of
Western Civilizat ion” isimli bir filmden sonra oluştu. Çünkü filmin
şiddet sahneleri nde hardcore müzik kullanılıyordu. Hardcore müzik
ayrıca kaykay ve benzeri adrenalin dolu şehir sporlarıyla da bağdaşmış
oldu. 1980 ve 1984 arası, yani hardcore’un ilk dönemi olarak tabir
edilen periyodda etkili olan gruplarsa şunlardı: Washingto n’lu Minor
Threat, Los Angeles’lı Black Flag, Vancaouve r’lı D.O.A., Toronto’lu
Zeroption, Boston’lu S.S.Decon trol ve tabiki halen aktif olan San
Francisco’lu ünlü grup Dead Kennedys. Black Flag grubunun 1981’de çıkan
albümü “Damaged” hardcore müziğin agresifliğini müzikal anlamda
içeriyordu. Çok geçmeden yarı militan bir grup olarak müzik hayatına
başlayan S.S.Decon trol agresif ve asi Amerikan gençliğinin lideri oldu,
hardcore’un dahi sınırlarını aştı. Bu tip kült grupların etkisi halen
sürmekte..
Amerikan Hardcore’unun Etkisi
Hardcore, özellikle Amerika’da rock müzik üzerinde etki sahibi oldu.
Heavy metal grubu Metallica, metal ile hardcore’u ilk birleştiren
gruplarda n biriydi. Metalin tekniği ve gitarını, hardcore’un hızıyla ve
agresifliğiyle birleştiriyorlardı. Bu tip müzikler sonraları thrash
metal ya da alternati f speed metal adıyla anılmaya başlandı.
Metallica’nın yanında Megadeth ve Slayer da benzer tarzlarda müzikler
yaptılar.. 1985’te New York’lu grup S.O.D (Stormtroo pers of Death),
“Speak English or Die” albümünü çıkardı. Albüm heavy gitar soundu, hızlı
baterisi ve gitar riff’leriyle thrash metale yakın olmasına rağmen,
aslen thrash’ten ayrılıyordu. Çünkü albümde gitar solosu hiç yoktu ve
bol bol “mosh” olarak tabir edilen bozuk gitar cızırtıları vardı.
Suicidal Tendencie s (ilk yılları) ve DRI gibi gruplar da buna benzer
müziklere sahipti. Grunge da hardcore’dan etkilenen müzik türleri
arasındaydı. Eski grunge, Black Sabbath ve Black Flag’den etkilense de
Mudhoney ve Nirvana gibi gruplar bu sound’u punk içinde ele alıyordu.
İşin aslı, bir keresinde Nirvana’nın lideri Kurt Cobain müziklerini
tarif ederken “Black Flag ve Black Sabbath’dan etkilendi klerini” açık
açık söylemişti. Bu durum Amerikan hardcore’un 90’larda tekrar
yenilendiğini gösteriyordu. Kuzey Amerika dışında hardcore müziğin
etkisinin o kadar yaygın olduğunu söylemek zor. İngiltere’de The
Exploided ve The Anti-Nowhere League bu tip müzikler yapıyordu, aynı
zamanda diğer hardcore grupları gibi sosyal konulara da değiniyordu. Bu
gruplar aslında Sham 69’dan etkilenmişti ve müzikal anlamda Amerika
kadar agresif değillerdi... Hardcore her ne kadar 80’lerde boy gösteren
bir müzik akımı olsa da halen hardcore benzeri agresif punk rock ya da
hardcore metal yapan gruplar yok değil. Aslen 80’lerin sonunda hardcore
misyonunu tamamlamış ve polüleritisini kaybetmiştir. Ama günümüzde bu
türü başarıyla temsil eden (ve büyük bir çoğunluğu doğal olarak
Amerika’lı olan) halen pek çok grup vardır..