Başlangıçlarda Celtic Frost, Venom ve Bathory gibi gruplardan
ilhamlar alan bu tarz, 90’lı yıllarda Death Metal’den de ufak tefek
ilhamlar alarak yeni melodileri oturtmuş, müziğe daha fazla dikkat
edilmiş ve hassasiyetli melodileri de empoze etmiştir. Artık bu tarzda
yeni bir evre başlamıştı ve bu evrenin başlangıcında söz sahibi olan
isimler Emperor, Darkthrone, Immortal, Gorgoroth, Burzum, Enslaved,
Marduk, Mayhem gibi gruplardı. Bu gruplar soundlarında oldukça
distorşınlı tonları, çeşitli artistik ve yaratıcı yönlerle
birleştirmişler, şeytani temalarla kinayeli oyunlar oynayarak görsel,
efektsel ve şova yönelik bir kaos ortamını yaratmışlardı. Thrash, Death
ve Grindcore ritimlerinden de demetler sunarak lanetlenmiş düşünceleri
şarkı sözlerine yansıtmışlardır. Sanatsal anlamda Black Metal sözünü
ettiğimiz tarzların ahlak ve erdem kurallarına bakış açılarına kısıtlı
olarak yaklaşmış, kabul edilebilir sosyal duyarlılıklar ve politik bakış
açıları liriksel anlamda çok az olmuştur. Bu müzik başlangıçta politik
demeçlerden tamamen uzak olarak saf kötücül ve nefret dolu bakışlara
odaklanmış, her grup ve müzisyen özel ideolojisini ve kendi ilhamlarını
müziğe adapte etmiştir. Onlara göre ahlaki meseleler tüm insanoğlunun
tavırlarına bağlı bir olaydı. Bu müzikte doğayla birey bir ilişki
içerisinde bulunur ve bu yaşam zincirinin içinde en önemli olan şey
insanoğlunun yer aldığı ve bulunduğu konumdur. Zihinsel istekler ve
arzular zamanlar geçtikçe disiplin eksikliği altında ezilecek ve hazcı
bir bakış açısı gelecekti. Bu yönüyle de ideolojiye bir farklılık
gelecekti. Black Metal öyle bir tarzdı ki hiçbir şeyden kendisini
sorumlu tutmuyor, ama kendi gerçekleriyle fantezilerini topluma
teröristçe görünerek birleştiriyordu. Sanki bir nevi düşünsel anlamda
terörist hareketlerin fantezisi kusuluyordu. Belki de imajlarını
satıyorlardı.
1990’lı yıllardan başlayarak 96-97’li yıllara kadar geçen süreç
içerisinde Black Metal büyüdükçe büyüdü, liriksel ve soundsal anlamda
yeni yaratıcılıkların peşine düşüldü, akıllar zorlandı ve birbirine zıt
ideolojiler çevresinde farklı bakış açıları ortaya çıktı. Özellikle
absürd bakış açıları da bu zamanda güçlü bir hal almıştır: Faşist bakış
açıları, pagan inanışlar, bu düşüncelerin çeşitli varyasyonlarla
melezleştirilmesi, her şeyi yok etmek ve kendini her şeyin ötesinde
görmek... Bunların yanında sanatsal içeriğin içinde Hıristiyanlığa baş
kaldırıp şeytani polemikleri yapmak da vardı. Günümüzde faşist ve
milliyetçi olarak adlandırılan Black Metal olgusu aslında Norveç’te
ortaya çıktı ve bu tarza Nasyonal Sosyalist Black Metal deniyordu. Bu
türde aslen eski dönemlerin ve o zamandan kalma pagan inanışların,
yaşadıkları iklimsel koşulların ve tepkisel bir baş kaldırışın da etkisi
vardı. Ama 90’lı yılların ortasından itibaren Black Metal ideolojisinde
de değişimler ortaya çıktı. Yıkıcı pasajlara ve vahşi bakış açılarına
hayalci ve romantik akımlar da dahil oldu. Aynı esnalarda Death Metal de
bir patlama yapıp daha teknik, estetik ve vurucu bir yapıyla ağırlığını
koymuştur. Ama aslında bu estetik yapının ve değişimin altında daha
farklı şeyler vardı: Ticari kar elde etmek, daha fazla satmak... Black
Metal’e artık sanat ile eğlence arası bir şeyler karışmıştı ve yeni bir
tarzla beraber yeni yeni fanlar bu müziğe dahil edilmiş, artık opera
tınıları da yerini almıştı. Bu akımda başı geçen gruplar ise Cradle Of
Filth, Dark Funeral ve Dimmu Borgir’dı. Bu yeni akımda saf Black Metal
etkisinden de bazı heavy tarzı kökenlerinden de demetler sunulmuştur.
Aslında eski grupların kendilerince doğru yaptığı şeyleri söz konusu
Yeni Akım Black Metal grupları undergroundlıktan alıp popülarizme ve
ticarete dökmüşlerdir. Eski grupların takip ettiği yoldan ufak alıntılar
yapılarak, underground Black Metal ile yeni çıkan eğlence tabanlı Black
Metal kaynaştırılıp medyaya pohpohlanmıştır. 1997 yılı sonrası bir çok
Black Metal fanı türemeye başlamıştır ki bundan daha doğal bir şey
olamazdı. Çünkü Black Metal artık melodik, elektronik ve popülist
araçlara da sahip olmuştu.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Black metal
Black metal heavy metal'in alt-türü olan bir müzik türüdür. Black metal'in ilk temsilcileri türe isim babalığı yapan "Black Metal" adlı albümünün yapımcısı da olan- Venom, Mayhem,
Hellhammer, Mercyful Fate, Bathory ve Celtic frost gibi gruplardır.
Black metal günümüzdeki biçimini ise büyük oranda Darkthrone, Enslaved, Burzum, Mayhem, Immortal ve Emperor gibi Norveçli grupların etkisiyle almıştır.
Özellikleri
Şarkı sözleri genelde satanizmle ilgili ve paganizm gibi diğer okült konulardan oluşur. Gitarlar yoğun olarak bozunmuştur (distortion'lanmıştır).
Davullar hızlı ve agresif bir tonda olup, "blast beat" olarak
adlandırılan aynı parçaya (zil, trampet vb.) defalarca üst üste hızlıca
vurulması biçiminde yapılan yöntemle çalınmıştır.
Gitarlar hızlı ve yinelemeli çalınmıştır (gitarın tıpkı ud gibi çalındığı tremolo yöntemi olarak adlandırılır).
"Scream vocal" olarak adlandırılan, seslerin derin ve içten bir
böğürtü olarak duyulmasını sağlayan, ses tellerini titreştirmekle
gerçekleştirilen vokal yöntemi kullanılmıştır. Hızlı perküsyon
yapılmıştır. Müzikte yinelemeler yoğundur ve soğuk ve hüzünlü bir
atmosfer hissedilir.
Black metal gruplarını diğerlerinden ayıran bir diğer özellik ise
eskiden daha yoğun olarak kullanılan "corpse paint" adlı, yapanın
çürümekte olan bir ceset ya da bir veba kurbanı gibi gözükmesini
sağlayan özel bir tür siyah ve beyaz makyajdır. Bu makyaj ve black metal
müzisyenlerinin tüm Dünya'da yaygın olarak takma sahne adları
kullanması müzisyenlerin kimliklerinin saklanmasına yardımcı olur.
Türkiye'de
Başlıca tanınmış Türk black metal grupları arasında Ehrimen, Episode 13, Moribund Oblivion, Nord av Snafells, Ominous Grief, Raven Woods, Sadistic Spell, Sagu, Satanic Verses ve Witchtrap sayılabilir.
ilhamlar alan bu tarz, 90’lı yıllarda Death Metal’den de ufak tefek
ilhamlar alarak yeni melodileri oturtmuş, müziğe daha fazla dikkat
edilmiş ve hassasiyetli melodileri de empoze etmiştir. Artık bu tarzda
yeni bir evre başlamıştı ve bu evrenin başlangıcında söz sahibi olan
isimler Emperor, Darkthrone, Immortal, Gorgoroth, Burzum, Enslaved,
Marduk, Mayhem gibi gruplardı. Bu gruplar soundlarında oldukça
distorşınlı tonları, çeşitli artistik ve yaratıcı yönlerle
birleştirmişler, şeytani temalarla kinayeli oyunlar oynayarak görsel,
efektsel ve şova yönelik bir kaos ortamını yaratmışlardı. Thrash, Death
ve Grindcore ritimlerinden de demetler sunarak lanetlenmiş düşünceleri
şarkı sözlerine yansıtmışlardır. Sanatsal anlamda Black Metal sözünü
ettiğimiz tarzların ahlak ve erdem kurallarına bakış açılarına kısıtlı
olarak yaklaşmış, kabul edilebilir sosyal duyarlılıklar ve politik bakış
açıları liriksel anlamda çok az olmuştur. Bu müzik başlangıçta politik
demeçlerden tamamen uzak olarak saf kötücül ve nefret dolu bakışlara
odaklanmış, her grup ve müzisyen özel ideolojisini ve kendi ilhamlarını
müziğe adapte etmiştir. Onlara göre ahlaki meseleler tüm insanoğlunun
tavırlarına bağlı bir olaydı. Bu müzikte doğayla birey bir ilişki
içerisinde bulunur ve bu yaşam zincirinin içinde en önemli olan şey
insanoğlunun yer aldığı ve bulunduğu konumdur. Zihinsel istekler ve
arzular zamanlar geçtikçe disiplin eksikliği altında ezilecek ve hazcı
bir bakış açısı gelecekti. Bu yönüyle de ideolojiye bir farklılık
gelecekti. Black Metal öyle bir tarzdı ki hiçbir şeyden kendisini
sorumlu tutmuyor, ama kendi gerçekleriyle fantezilerini topluma
teröristçe görünerek birleştiriyordu. Sanki bir nevi düşünsel anlamda
terörist hareketlerin fantezisi kusuluyordu. Belki de imajlarını
satıyorlardı.
1990’lı yıllardan başlayarak 96-97’li yıllara kadar geçen süreç
içerisinde Black Metal büyüdükçe büyüdü, liriksel ve soundsal anlamda
yeni yaratıcılıkların peşine düşüldü, akıllar zorlandı ve birbirine zıt
ideolojiler çevresinde farklı bakış açıları ortaya çıktı. Özellikle
absürd bakış açıları da bu zamanda güçlü bir hal almıştır: Faşist bakış
açıları, pagan inanışlar, bu düşüncelerin çeşitli varyasyonlarla
melezleştirilmesi, her şeyi yok etmek ve kendini her şeyin ötesinde
görmek... Bunların yanında sanatsal içeriğin içinde Hıristiyanlığa baş
kaldırıp şeytani polemikleri yapmak da vardı. Günümüzde faşist ve
milliyetçi olarak adlandırılan Black Metal olgusu aslında Norveç’te
ortaya çıktı ve bu tarza Nasyonal Sosyalist Black Metal deniyordu. Bu
türde aslen eski dönemlerin ve o zamandan kalma pagan inanışların,
yaşadıkları iklimsel koşulların ve tepkisel bir baş kaldırışın da etkisi
vardı. Ama 90’lı yılların ortasından itibaren Black Metal ideolojisinde
de değişimler ortaya çıktı. Yıkıcı pasajlara ve vahşi bakış açılarına
hayalci ve romantik akımlar da dahil oldu. Aynı esnalarda Death Metal de
bir patlama yapıp daha teknik, estetik ve vurucu bir yapıyla ağırlığını
koymuştur. Ama aslında bu estetik yapının ve değişimin altında daha
farklı şeyler vardı: Ticari kar elde etmek, daha fazla satmak... Black
Metal’e artık sanat ile eğlence arası bir şeyler karışmıştı ve yeni bir
tarzla beraber yeni yeni fanlar bu müziğe dahil edilmiş, artık opera
tınıları da yerini almıştı. Bu akımda başı geçen gruplar ise Cradle Of
Filth, Dark Funeral ve Dimmu Borgir’dı. Bu yeni akımda saf Black Metal
etkisinden de bazı heavy tarzı kökenlerinden de demetler sunulmuştur.
Aslında eski grupların kendilerince doğru yaptığı şeyleri söz konusu
Yeni Akım Black Metal grupları undergroundlıktan alıp popülarizme ve
ticarete dökmüşlerdir. Eski grupların takip ettiği yoldan ufak alıntılar
yapılarak, underground Black Metal ile yeni çıkan eğlence tabanlı Black
Metal kaynaştırılıp medyaya pohpohlanmıştır. 1997 yılı sonrası bir çok
Black Metal fanı türemeye başlamıştır ki bundan daha doğal bir şey
olamazdı. Çünkü Black Metal artık melodik, elektronik ve popülist
araçlara da sahip olmuştu.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Black metal
Black metal heavy metal'in alt-türü olan bir müzik türüdür. Black metal'in ilk temsilcileri türe isim babalığı yapan "Black Metal" adlı albümünün yapımcısı da olan- Venom, Mayhem,
Hellhammer, Mercyful Fate, Bathory ve Celtic frost gibi gruplardır.
Black metal günümüzdeki biçimini ise büyük oranda Darkthrone, Enslaved, Burzum, Mayhem, Immortal ve Emperor gibi Norveçli grupların etkisiyle almıştır.
Özellikleri
Şarkı sözleri genelde satanizmle ilgili ve paganizm gibi diğer okült konulardan oluşur. Gitarlar yoğun olarak bozunmuştur (distortion'lanmıştır).
Davullar hızlı ve agresif bir tonda olup, "blast beat" olarak
adlandırılan aynı parçaya (zil, trampet vb.) defalarca üst üste hızlıca
vurulması biçiminde yapılan yöntemle çalınmıştır.
Gitarlar hızlı ve yinelemeli çalınmıştır (gitarın tıpkı ud gibi çalındığı tremolo yöntemi olarak adlandırılır).
"Scream vocal" olarak adlandırılan, seslerin derin ve içten bir
böğürtü olarak duyulmasını sağlayan, ses tellerini titreştirmekle
gerçekleştirilen vokal yöntemi kullanılmıştır. Hızlı perküsyon
yapılmıştır. Müzikte yinelemeler yoğundur ve soğuk ve hüzünlü bir
atmosfer hissedilir.
Black metal gruplarını diğerlerinden ayıran bir diğer özellik ise
eskiden daha yoğun olarak kullanılan "corpse paint" adlı, yapanın
çürümekte olan bir ceset ya da bir veba kurbanı gibi gözükmesini
sağlayan özel bir tür siyah ve beyaz makyajdır. Bu makyaj ve black metal
müzisyenlerinin tüm Dünya'da yaygın olarak takma sahne adları
kullanması müzisyenlerin kimliklerinin saklanmasına yardımcı olur.
Türkiye'de
Başlıca tanınmış Türk black metal grupları arasında Ehrimen, Episode 13, Moribund Oblivion, Nord av Snafells, Ominous Grief, Raven Woods, Sadistic Spell, Sagu, Satanic Verses ve Witchtrap sayılabilir.